Sosyal mesafe efsanesi çöktü! Cezalar İptal Olur mu?

Koronavirüs salgını başladığı günden bu yana en çok uygulanan korona önlemiydi. Her yerde "sosyal mesafeye dikkat" uyarıları asıldı. Binlerce insana 'sosyal mesafeye uymadığı gerekçesiyle ceza kesildi. Bilim Adamları'nın yaptığı bir araştırma ise 'sosyal mesafe' efsanesini yerle bir etti. İster 1,5 metre ister 15 metre… Hiç bir önemi yok...

 

 

Nefes alma, yemek yeme, konuşma...

Araştırma sırasında hava filtrasyonu, varyantlar ve içeride harcanan zaman dahil olmak üzere iletimi etkileyebilecek çeşitli etkenler hesaplanarak bu sonuca ulaşıldığı belirtildi. Araştırmacılar ayrıca nefes alma, yemek yeme, konuşma veya şarkı söyleme gibi solunum aktivitelerine de baktılar.

 

MIT profesörü Martin Bazant CNBC’ye şunları söyledi: “1,5 metre kuralının gerçekten pek bir faydası olmadığını savunuyoruz, özellikle de insanlar maske takarken. Gerçekten fiziksel bir temeli yok; çünkü bir kişinin maske takarken soluduğu hava yükselme eğiliminde ve yükselen hava odanın başka bir yerine iner, böylece uzakta da olsanız ortalama uzaklıktaki bir insandan daha fazla maruz kalabilirsiniz.” “Sosyal mesafenin fiziksel bir temeli yok; çünkü bir kişinin maske takarken soluduğu hava yükselme eğiliminde ve yükselen hava odanın başka bir yerine iner, böylece uzakta da olsanız ortalama uzaklıktaki bir insandan daha fazla maruz kalabilirsiniz.”

 

Koşullar sağlanıyorsa mekanlar kapatılmasın

Bazant, CDC ve WHO’nun kaçırdığı önemli değişkenin içeride geçirilen süre olduğunu kaydetti. Araştırmacılar ayrıca, yaptıkları analizlerin sonucunda salgın sırasında kapatılan mekanlar için kapanmaların aslında gerekli olmadığını söylediler:

 

“Çoğu zaman alan yeterince büyükse, havalandırma iyiyse insanlar o alanlarda tam kapasitede bile güvenli bir şekilde bulunabilirler. Üstelik bu alanlar için belirtilen azaltılmış kapasitenin bilimsel desteği pek de iyi değil. Bence rakamlara ve sayısal verilere odaklanırsanız, şu anda bile birçok alan için doluluk kısıtlamalarına gerek olmadığını göreceksiniz.” Martin Bazant: “Bence rakamlara ve sayısal verilere odaklanırsanız, şu anda bile birçok alan için doluluk kısıtlamalarına gerek olmadığını göreceksiniz.”

Süre, mesafe kadar önemli

Çalışma ayrıca; insanlar kapalı bir mekanda konuşurken, yemek yerken veya nefes alırken havada dolaşan damlacıkları da inceledi. Örneğin, COVID-19 olan bir kişi maske takıyorsa ve içeride şarkı söylüyorsa, odanın karşısında oturan başka bir kişi, enfekte kişiden bir buçuk metre uzakta oturan birinden daha güvende değil.

Araştırmacılara göre bu, bir kişinin evde enfekte bir kişiyle geçirdiği zamanın neden bu kadar önemli olduğunun bir göstergesi. “Alan yeterince büyükse, havalandırma iyiyse insanlar o alanlarda tam kapasitede bile güvenli bir şekilde bulunabilirler.” Aşılama önemli Bazant ayrıca araştırmasının bulgularının, Teksas ve Florida gibi eyaletlerin tamamen açık olmalarına rağmen neden hasta sayısında büyük artışlar görmediklerini açıklayabileceğine de inanıyor. Tamamen yeniden açılan Teksas ve Florida, Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri verilerine göre COVID-19 kısıtlamaları ve maske zorunlulukları olan Michigan, Pennsylvania ve New York’tan daha az koronavirüs vakası bildiriyor.

 

Texas Valisi Greg Abbott, 10 Mart’ta maske zorunluluğunu sona erdirdi ve eyaleti tamamen yeniden açtı. Florida’da da Vali Ron DeSantis, işletmelerin Eylül ayında tamamen yeniden açılmasına izin verdi. Bununla birlikte, son birkaç haftadır COVID-19 vakalarında günlük artışa neden olan Pennsylvania, New York ve Michigan için hala kısıtlamalar devam ediyor.

 

 

kaynak. internethaber.com