Yakışıyor mu Veterinerlik Fakültesi olan bir üniversiteye?

Hazır belediye başkanımız Sn Cüneyt Yüksel bugün hayvan severler ile sokak canları için yapılacak “Sokak Hayvanları Rehabilitasyon ve Doğal Yaşam Alanı” ile “Arama Kurtarma Eğitim Merkezi” ve de Namık Kemal Üniversitemiz tarafından inşa edilen Veteriner Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’ fotoğraflar paylaşmışken bir konuya değinmek istedim. Hikmet, bu mahallenin köpeği. Yıllardır burada... Barınak tarafından kısırlaştırılmış, küpesi takılmış yani dışarıda gezmeye hazır hale getirilmiş bir bireydir kendisi. Birkaç gün önce kaybolunca arandı ama bulunamadı. Umut kesilmişken başka bir can için yapılan barınak ziyaretinde kafese kapatılmış şekilde bulundu. Sebep; üniversitede veterinerlik kantinine girmesi. Şaka gibi! Barınakta bu akla nasıl uydu anlamış değilim. Kendisinin tescil ettiği bir canı yine alıp kafese koyuyor. Saldırma yok, ısırma yok, hastalık yok... Bir zatın şikayeti üzerine! Biz Hikmet'i barınaktan aldık ama onu şikayet eden ' Burada tek köpek bırakmayacağım yine aldıracağım' diye söyleniyormuş hala... Ve ekliyormuş, ben de hayvan severim evimde kedilerim var, köpeklerim var. E vicdan? Hikmetimiz bir daha o kafese tıkılıp bizim mahallemizden alınırsa ben buna sebep olan her kim varsa buradan tek tek ifşa edip kendilerinin de bir bir şecerelerini ortaya dökeceğim. Duyan duymayana, okuyan da okumaya böyle iletsin. Üniversite bu şehrin ve dolayısıyla bu milletin yeridir. Babanızın tapulu yeri değil. Okuyan birçok öğrenci Hikmet gibi bir sürü canı besliyor ve seviyor. Siz sevemiyorsanız bence önce vicdanınızı sorgulayın! Ben Hikmet'i şikayet edenlere şunu söylüyorum, Hikmet siz yokken de oradaydı ve hep orada olacak...       Tayfun Şahin