İLHAMİ ÖZCAN AYGUN’UN “8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ” NEDENİYLE YAPTIĞI BASIN AÇIKLAMASI

SİYASET 08.03.2022 - 20:35, Güncelleme: 30.03.2022 - 17:14
 

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN’UN “8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ” NEDENİYLE YAPTIĞI BASIN AÇIKLAMASI

Kadınlarımızın toplumsal hayatta hak ettiği konumda olmadığı ülkemizde en önemli sorunlardan biri kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin durdurulamamasıdır. Kadın ve erkeği eşit olarak görmeyen zihniyetin hâkim olduğu ülkemizde, kadına yönelik şiddete zemin hazırlanmaktadır. Sadece son bir yılda 339 kadın ve 34 çocuğun erkekler tarafından öldürülmesi, ülkemizde kadınların can güvenliğinin dahi sağlanamadığını ortaya koymaktadır. Kadına yönelik her türlü şiddeti önlemeyi amaçlayan İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçen iktidar, koruma altındaki kadınların yaşamını yitirmesine dahi engel olamamaktadır. İş hayatında, yönetim kademelerinde, bürokraside, adli mercilerde yeterli oranda kadın bulunmamaktadır.  Kadınlarımız, iş hayatında Avrupa Birliği ülkelerinin gerisindeki oranlarda yer almakta ve hak ettiği konumda bulunmamaktadır. Cumhuriyet’in kurucu değerlerini sürekli aşındıran iktidar,  kadını sadece “anne” sıfatı ile görmekte, cinsiyete dayalı kimliğini yok saymaktadır. Anayasa’da yer alan “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” hükmü uygulanmamaktadır. Oysa Anayasa’nın uygulanmasını sağlamak devletin yükümlülüğüdür.  Kadının erkekle eşit ve özgür olduğu bir Türkiye mümkündür. Bu hedefte kadınlarla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadınların siyasette, toplumsal hayatta, ekonomide ve aile hayatında hak ettiği konumu alacağı ve kadına yönelik her türlü şiddetin gündemden çıkacağı bir Türkiye dileği ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 

Kadınlarımızın toplumsal hayatta hak ettiği konumda olmadığı ülkemizde en önemli sorunlardan biri kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin durdurulamamasıdır. Kadın ve erkeği eşit olarak görmeyen zihniyetin hâkim olduğu ülkemizde, kadına yönelik şiddete zemin hazırlanmaktadır.

Sadece son bir yılda 339 kadın ve 34 çocuğun erkekler tarafından öldürülmesi, ülkemizde kadınların can güvenliğinin dahi sağlanamadığını ortaya koymaktadır. Kadına yönelik her türlü şiddeti önlemeyi amaçlayan İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçen iktidar, koruma altındaki kadınların yaşamını yitirmesine dahi engel olamamaktadır.

İş hayatında, yönetim kademelerinde, bürokraside, adli mercilerde yeterli oranda kadın bulunmamaktadır.  Kadınlarımız, iş hayatında Avrupa Birliği ülkelerinin gerisindeki oranlarda yer almakta ve hak ettiği konumda bulunmamaktadır.

Cumhuriyet’in kurucu değerlerini sürekli aşındıran iktidar,  kadını sadece “anne” sıfatı ile görmekte, cinsiyete dayalı kimliğini yok saymaktadır.

Anayasa’da yer alan “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” hükmü uygulanmamaktadır. Oysa Anayasa’nın uygulanmasını sağlamak devletin yükümlülüğüdür. 

Kadının erkekle eşit ve özgür olduğu bir Türkiye mümkündür. Bu hedefte kadınlarla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadınların siyasette, toplumsal hayatta, ekonomide ve aile hayatında hak ettiği konumu alacağı ve kadına yönelik her türlü şiddetin gündemden çıkacağı bir Türkiye dileği ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve tekirdaginsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.